Kimilerimizin sabah kahvaltılarında vazgeçilmez olan içecek çay. Kimileri ise Kıraathane’lerde (kahve) arkadaşlarıyla birlikte okey, Tavla vb. oyunları oynayarak içtiği içecektir. Çay, kimilerin ise geçim kaynağıdır.

Karadeniz Bölgesinin en büyük geçim kaynaklarından birisi de Çaydır.

Çayı Kim Nasıl Buldu? 

Çay‘ı Çin İmparatoru olan Shen Nung tarafından MÖ. ( Milattan Önce) 2737 yılında keşfedilmiştir.

Shen Nung Sarayında bulunan bol yeşillikli bir bahçede ağzı açık olan bir kapta su kaynatıyormuş. Kaynatmakta olduğu suyun içine 2 tane ne olduğunu bilmediği ot düşmüş. O otları kaynayan suyun içerisinden almaya üşendiğinden dolayı ayıklamadan suyu içmiş. Daha sonra o otun verdiği lezzeti ve rahatlatıcı olduğunu keşfetmiş ve “Buldum!” demiş. Diyiş o diyiş çay ortaya çıkıvermiş.

Çay kelimesinin telafuzu bir çok ülkede birbirine benzemektedir. Örneğin, Araplar:”Shaye”, Japonlar:”Cha”, Ruslar:”Chay”, Çinliler:”Cha” demektedir. Fark ettiniz değil mi ? Birbirlerine çok yakın kelimeler

Çay üretenden tüketiciye gelene kadar birçok işlemden geçmektedir.

Üretici Çayı’ı yeşil olarak hasat eder. Fabrikada İşlendikten sonra Siyah rengini alır. Tüketici ise satın aldıktan sonra Çay‘ı demler ve Tavşan kanı denilecek bir şekilde kırmızı renkte bir içecek elde eder.

Çay’ın Yararları Nelerdir?

Çay, yaraları temizlemekte de işe yaramaktadır. Pamuk üzerine Çay damlatıp Gazlı Bezi niyetine pansuman yapabilirsiniz.

Gözünüzü Çaydan gelen buhara doğru tutarsanız gözlerinizde çapaklar oluşmasını engellemiş olursunuz.

Diş çürüğü ve ağız hastalıklarına iyi gelmektedir.